Bir varmış
iki yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, ben ninemin beşiğinde tıngır mıngır sallar iken
Entri adında 6.sınıfa giden bir çocuk varmış. Entri'ninde herkes gibi
olağanüstü özellikleri varmış. Entri'nin
özel güçleri ise altını bükebilme, dikkatini vererek eşyaları
uçurabilme ve elini
bıçak gibi kullanabilmeymiş.
Entri bir gün yatağında mışıl mışıl uyurken bir
siren sesiyle uyanmış. Camdan bakmış, bir de ne görsün. Kırmızı gözlü, ağzında büyük bir kapı olan bir
ördek gümüş. Bu ördek ağzındaki büyük kapıyla tüm
evleri yiyormuş. Tüm şehirde sirenler ötüyor, herkes telaşlanıyormuş. Ördek çok yıkım yapmadan şehir koruyucuları gelmiş. Ellerindeki
zehirli tüftüflerle
ördeğe ateş etmişler ve ördek yere serilmiş ve
alarm sesleri sona ermiş. Tam içinden derin bir oh çekecekmiş ki birden elektrikler kesilmiş.
Sabah olduğu için etraf karanlık değil di, o yüzden etrafını görebiliyormuş. Entri tam olarak uykusunu alamadığı için tekrar yatağına girmiş. Entri
saat 11'e doğru annesinin seslenmesiyle uyanmış. Şehri bu seferde
milyonlarca sivri dişli
baykuş,binlerce araç fırlatan
penguen ve onlarca ev yutan
filler basmıştı. Bu sefer şehir koruyucuların tüftüfleri onları durduramamış ve başka silahlara geçmişler. Baykuşları
sulu elektrik püskürterek, penguenleri
zehirli sabun
spreyleri ve filleri de
örümcek ağı bombasıyla ortadan kaldırmışlar. O gece kimse rahat uyuyamamış.
Saldırı olduktan sonra
Masalistan yavaş yavaş eski haline dönmeye başlamış. Yeni ve daha
sağlam binalar yapılmış. Bozuk yollar düzeltilmiş. Evleri yıkılan veya arabası
kırılanlara yardımlar yapılmış, ve Masalistan eski düzenine kavuşmuş.
Doğal
kaynakları tekrar çoğalmış, Masalistan'da huzur ve barış olmuş. Fakat Masalistan'ın düşmanı olan
Kabusistan'da su gibi kaynaklar azalıyor, iç karışıklıklar artıyor, ülke yavaş yavaş
yıkılıyormuş. Kabusistan'ın çok sıkıntısı olsa da güçlü
hücumcular ve ülke
koruyucuları varmış.
Bir gün Kabusistan Kralı
Felaket, ülkesini kurtarmak için
Masalistan'a bir saldırı açıp
topraklarını artırmak ve ekonomisini geliştirmek istemiş. Hemen tüm hücumcu birliklerini kabuslar sarayına çağırmış. Tüm hücumcularına, en iyi savaş
aletleri bulup, günün geç saatlerinde Masalistan'a saldırmaları emrini vermiş. Kralın dediklerini kabul eden hücumculardan bazıları
sinsi bir plan
düşünmüş. Bu plan Masalistan'da koruyucu olarak çalışıp, saldırı olacağı gün
tüm koruyucuları etkisiz hâle getirip,
hiç asker sarf etmeden
ülkenin içine
girebilmekmiş. Saldırı olacağından haberi olmayan Masalistan, huzur içinde yaşıyormuş.
Masalistan'da nüfus artıyor,
evler
yapılıyor, suikastçılar azalıyor, ticaret artıyor ve
yeni masallar yazılıyormuş. Ülkedeki suikastlerden tamamen kurtulmak için
boş boş bekleyen, hiç bir şey yapmayan koruyucuların yarısı
hücumculara alınmış.Masalistan zengin olduğu için hücumculara verdiği kişi kadar,
paralı koruyucu almış
ve koruyucular eskisi gibi olmuş. Ama bu paralı koruyucular Kabusistan'ın
casusuymuş. Masalistan'a suikastleri artırınca, koruyucular hücumculara alınacak diye diye düşünmüşler. Ondan sonra ise Kabusistan
hücumcuları kendini koruyucu gibi paralı yapmışlar. Saldırı gecesi ise
tüm koruyucuları etkisiz hale getirip girişi kolaylaştıracaklarmış.
Masalistan padişahı Efsane ise paralı askerlerinden çok mutluymuş ama gerçekten
kim olduklarının
farkında değilmiş.
Saldırı planından
bir ay geçmiş. Masalistan'da suikastler durmuş. Her yer güvenli bir hal almış. Haberler bu sakinliğin içinde
haber bulamamışlar. Herkes saldırılar bitti zannederken en büyük saldırı, o sakin
gün başlayacakmış.
Entri ise büyümüş ve bir
koruyucu olmuş. İzinli olduğu için akşam yemeğini yedikten sonra yatağına uzanıp kitap okumuş. Saat yavaş yavaş
12'ye doğru
gelmeye başlamış. Entri kitabını bırakmış ve uykuya dalmış. Saat
12:30'da Kabusistan'ın hücumcuları
uçan kargalara binip hızlıca yol almışlar. Ellerinde kabus bombaları ve kötülük
mızrakları varmış.
Saat 1'de Entri'nin telefonu çalmış.
Entri biraz zorda olsa kalkıp
telefonu açmış. Arayan koruyucular başkanıymış. Ülkenin saldırıya
uğrayacağını söylemiş ve acilen gelmesini istemiş. Entri hemen
çatıdaki kartalına binip gelmiş. Geldiğinde casuslar tarafından yaralanan ve öldürülen arkadaşlarını görmüş. Hemen eline bir
zehirli
tüftüf alıp dolaptaki bir demiri büküp sopa yapmış. Entri koşarak ilerlemeye devam etmiş. Önüne bir
casus çıkmış
ve tüftüfle kafasını zehirlemiş. Tüm casusların çıkışa doğru gittiğini görmüş. Bir kaç tüftüf atışıyla
3 casusu yere sermiş. Önüne çıkan demiri
hemen bükerek geçmiş ve hız kazanmış.
Entri çok yorulmuştu ve yerinden kalkacakken on tane casus Entri'yi çember içine almıştı. Entri'nin özel güçlerinden biri olan eşyaları havaya uçurma gücünü kullanarak bir kupayı casusun kafasında kırdı. Kimse ne olduğunu anlayamadan 5 casusun üzerine hızlı bir şekilde dolap düştü ve altında kaldılar. Entri arkadaşını kurtarmaya çalışan bir casusun kafasına sopayı geçirdi ve öldü. Diğer 3 casus ise Entri'yi yakalayıp, onu kalın bir halatla bağladılar. Entri casuslara esir düştüğü zaman Kabusistan'ın hücumcuları kargalarıyla şehri bombalıyordu. Kabus bombaları her yeri sis yapmıştı. İçlerinden kabuslarda görünen yaratıklar, sisli yerde ki insanları yiyordu. Kargadan atlayıp, evlere girerek kötülük mızraklarıyla, insanları taşa çeviriyordular. Masalistan'daki masallar yavaş yavaş azalıyordu.
Masalistan eski güzelliğini kaybediyor, her yer kabus oluyor du. Entri ise bayılmış, halatlarla bağlıydı. Entri bayıldıktan yarım saat sonra uyanmıştı. Nasıl kurtulacağını düşünürken aklına elini bıçak olarak kullanabilme özelliği geldi. Hemen sol elini kullanarak halatı kesti. Etrafında tam olarak göremediği 2-3 tane adam vardı. Bunlar casus değil, Kabusistan hücumcularıydı. Ülke saldırıya uğramıştı. Etrafı sislerle çevriliydi. Bir eşyayı uçurarak hücumcuya atmayı düşündü fakat atılacak bir şey kalmamıştı. Entri bir kaç dakika sonra gözüne kestirdiği zayıf bir hücumcuyu havada uçurup, başka bir hücumcunun kafasına atmayı düşündü. Zayıf hücumcuyu zorda olsa kaldırmış ve diğer hücumcuya atmıştı.
Yandaki kartala binmiş, kötülük sopası ve kabus bombasını alıp uçmaya başlamış. Karga, Entri'yi dinlemediği için onu bir yere atmış, Entri yumuşak bir zemine düştüğü için yaralanmadan kurtulmuştu. Düştüğü yer bir laboratuvarmış. Orada da kabusistan hücumcuları varmış. Çatıda bir delik bulmuş ve oradan girmiş. Girdiği odada bir profesör esir olarak duruyormuş. Entri profesörün yanına gitmiş. Büktüğü bir demir sopayı profesörün yanındaki Kabusistan hücumcusuna vurmuş.
Profesöre elindeki bombanın içini açıp, içine bolca masal koyup, tüm Masalistan'a atmayı önermiş. Profesör içindeki kabusları çıkarırken Entri ise gizlice oradan kaçıp masal aramaya gitmiş. Entri kartalını bulduğu için, 2 saatte 60 tane masal toplamış. Profesör masalları ikiye bölerek 120 tane bomba yapmış, Entri'ye ise tüm Masalistan'ı tekrar masalla doldurmak kalmış. Entri profesörle birlikte kartalına binerken Kabusistan hücumcuları kartalı fark etmişler. Profesör Entri'den bir bomba alıp atlamış ve patlatmış. Profesör kendini feda etmiş, Masalistan'ın kaderi artık Entri'ye kalmıştı.
Entri kartalını
son sürat kullanarak Masalistan'a masal bombası yağdırmaya başlamış. Sisli yerlerden geçmiş, büyük
gökdelenlere çarpmaktan son anda kurtulmuştu. Bombaları attığı yerlerden
beyaz ışıklar yükseliyor, Kabusistan'dan gelenler
toz oluyormuş. 80-60-50-40 kalan bomba sayısı derken, Masalistan'ın
% 70'i kurtulmuş, masallarla dolmuştu. 5 bomba kaldığında Masalistan tamamen kurtulmuş, son 5 bomba ise Kabusistan
hücumcularının bol olduğu yer olan
Girişbaşı'na atılmış. Tüm Masalistan Entri
sayesinde böylece kurtulmuş.
Gökten
2 masal bombası ile
1 elma düşmüş. Masal bombası Masalistan ve Kabusistan'lılara,
elma ise
Entri'nin başına düşmüş...
|
Masalistan Sanat |
|
Masal Sanat |
E.B.K
Yaş: 12 Yazı: 2
|
Masalistan Kabus |
|
Masalistan Kabusistan |
Çocuklar için hazırlanan yazıyı okuduğunuz için
teşekkür eder, hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...
Kaynaklar ve etiketler; Orjinal yazı, MASALİSTAN, KABUSİSTAN