13 Şubat 2019 Çarşamba

Masalistan'da Tehlike

   Bir varmış iki yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, ben ninemin beşiğinde tıngır mıngır sallar iken Entri adında 6.sınıfa giden bir çocuk varmış. Entri'ninde herkes gibi olağanüstü özellikleri varmış. Entri'nin özel güçleri ise altını bükebilme, dikkatini vererek eşyaları uçurabilme ve elini bıçak gibi kullanabilmeymiş.

   Entri bir gün yatağında mışıl mışıl uyurken bir siren sesiyle uyanmış. Camdan bakmış, bir de ne görsün. Kırmızı gözlü, ağzında büyük bir kapı olan bir ördek gümüş. Bu ördek ağzındaki büyük kapıyla tüm evleri yiyormuş. Tüm şehirde sirenler ötüyor, herkes telaşlanıyormuş. Ördek çok yıkım yapmadan şehir koruyucuları gelmiş. Ellerindeki zehirli tüftüflerle ördeğe ateş etmişler ve ördek yere serilmiş ve alarm sesleri sona ermiş. Tam içinden derin bir oh çekecekmiş ki birden elektrikler kesilmiş. Sabah olduğu için etraf karanlık değil di, o yüzden etrafını görebiliyormuş. Entri tam olarak uykusunu alamadığı için tekrar yatağına girmiş. Entri saat 11'e doğru annesinin seslenmesiyle uyanmış. Şehri bu seferde milyonlarca sivri dişli baykuş,binlerce araç fırlatan penguen ve onlarca ev yutan filler basmıştı. Bu sefer şehir koruyucuların tüftüfleri onları durduramamış ve başka silahlara geçmişler. Baykuşları sulu elektrik püskürterek, penguenleri zehirli sabun spreyleri ve filleri de örümcek ağı bombasıyla ortadan kaldırmışlar. O gece kimse rahat uyuyamamış.

   Saldırı olduktan sonra Masalistan yavaş yavaş eski haline dönmeye başlamış. Yeni ve daha sağlam binalar yapılmış. Bozuk yollar düzeltilmiş. Evleri yıkılan veya arabası kırılanlara yardımlar yapılmış, ve Masalistan eski düzenine kavuşmuş. Doğal kaynakları tekrar çoğalmış, Masalistan'da huzur ve barış olmuş. Fakat Masalistan'ın düşmanı olan Kabusistan'da su gibi kaynaklar azalıyor, iç karışıklıklar artıyor, ülke yavaş yavaş yıkılıyormuş. Kabusistan'ın çok sıkıntısı olsa da güçlü hücumcular ve ülke koruyucuları varmış.

   Bir gün Kabusistan Kralı Felaket, ülkesini kurtarmak için Masalistan'a bir saldırı açıp topraklarını artırmak ve ekonomisini geliştirmek istemiş. Hemen tüm hücumcu birliklerini kabuslar sarayına çağırmış. Tüm hücumcularına, en iyi savaş aletleri bulup, günün geç saatlerinde Masalistan'a saldırmaları emrini vermiş. Kralın dediklerini kabul eden hücumculardan bazıları sinsi bir plan düşünmüş. Bu plan Masalistan'da koruyucu olarak çalışıp, saldırı olacağı gün tüm koruyucuları etkisiz hâle getirip, hiç asker sarf etmeden ülkenin içine girebilmekmiş. Saldırı olacağından haberi olmayan Masalistan, huzur içinde yaşıyormuş.

   Masalistan'da nüfus artıyor, evler yapılıyor, suikastçılar azalıyor, ticaret artıyor ve yeni masallar yazılıyormuş. Ülkedeki suikastlerden tamamen kurtulmak için boş boş bekleyen, hiç bir şey yapmayan koruyucuların yarısı hücumculara alınmış.Masalistan zengin olduğu için hücumculara verdiği kişi kadar, paralı koruyucu almış ve koruyucular eskisi gibi olmuş. Ama bu paralı koruyucular Kabusistan'ın casusuymuş. Masalistan'a suikastleri artırınca, koruyucular hücumculara alınacak diye diye düşünmüşler. Ondan sonra ise Kabusistan hücumcuları kendini koruyucu gibi paralı yapmışlar. Saldırı gecesi ise tüm koruyucuları etkisiz hale getirip girişi kolaylaştıracaklarmış. Masalistan padişahı Efsane ise paralı askerlerinden çok mutluymuş ama gerçekten kim olduklarının farkında değilmiş.

   Saldırı planından bir ay geçmiş. Masalistan'da suikastler durmuş. Her yer güvenli bir hal almış. Haberler bu sakinliğin içinde haber bulamamışlar. Herkes saldırılar bitti zannederken en büyük saldırı, o sakin gün başlayacakmış. Entri ise büyümüş ve bir koruyucu olmuş. İzinli olduğu için akşam yemeğini yedikten sonra yatağına uzanıp kitap okumuş. Saat yavaş yavaş 12'ye doğru gelmeye başlamış. Entri kitabını bırakmış ve uykuya dalmış. Saat 12:30'da Kabusistan'ın hücumcuları uçan kargalara binip hızlıca yol almışlar. Ellerinde kabus bombaları ve kötülük mızrakları varmış.

   Saat 1'de Entri'nin telefonu çalmış. Entri biraz zorda olsa kalkıp telefonu açmış. Arayan koruyucular başkanıymış. Ülkenin saldırıya uğrayacağını söylemiş ve acilen gelmesini istemiş. Entri hemen çatıdaki kartalına binip gelmiş. Geldiğinde casuslar tarafından yaralanan ve öldürülen arkadaşlarını görmüş. Hemen eline bir zehirli tüftüf alıp dolaptaki bir demiri büküp sopa yapmış. Entri koşarak ilerlemeye devam etmiş. Önüne bir casus çıkmış ve tüftüfle kafasını zehirlemiş. Tüm casusların çıkışa doğru gittiğini görmüş. Bir kaç tüftüf atışıyla 3 casusu yere sermiş. Önüne çıkan demiri hemen bükerek geçmiş ve hız kazanmış.

   Entri çok yorulmuştu ve yerinden kalkacakken on tane casus Entri'yi çember içine almıştı. Entri'nin özel güçlerinden biri olan eşyaları havaya uçurma gücünü kullanarak bir kupayı casusun kafasında kırdı. Kimse ne olduğunu anlayamadan 5 casusun üzerine hızlı bir şekilde dolap düştü ve altında kaldılar. Entri arkadaşını kurtarmaya çalışan bir casusun kafasına sopayı geçirdi ve öldü. Diğer 3 casus ise Entri'yi yakalayıp, onu kalın bir halatla bağladılar. Entri casuslara esir düştüğü zaman Kabusistan'ın hücumcuları kargalarıyla şehri bombalıyordu. Kabus bombaları her yeri sis yapmıştı. İçlerinden kabuslarda görünen yaratıklar, sisli yerde ki insanları yiyordu. Kargadan atlayıp, evlere girerek kötülük mızraklarıyla, insanları taşa çeviriyordular. Masalistan'daki masallar yavaş yavaş azalıyordu.

   Masalistan eski güzelliğini kaybediyor, her yer kabus oluyor du. Entri ise bayılmış, halatlarla bağlıydı. Entri bayıldıktan yarım saat sonra uyanmıştı. Nasıl kurtulacağını düşünürken aklına elini bıçak olarak kullanabilme özelliği geldi. Hemen sol elini kullanarak halatı kesti. Etrafında tam olarak göremediği 2-3 tane adam vardı. Bunlar casus değil, Kabusistan hücumcularıydı. Ülke saldırıya uğramıştı. Etrafı sislerle çevriliydi. Bir eşyayı uçurarak hücumcuya atmayı düşündü fakat atılacak bir şey kalmamıştı. Entri bir kaç dakika sonra gözüne kestirdiği zayıf bir hücumcuyu havada uçurup, başka bir hücumcunun kafasına atmayı düşündü. Zayıf hücumcuyu zorda olsa kaldırmış ve diğer hücumcuya atmıştı.

   Yandaki kartala binmiş, kötülük sopası ve kabus bombasını alıp uçmaya başlamış. Karga, Entri'yi dinlemediği için onu bir yere atmış, Entri yumuşak bir zemine düştüğü için yaralanmadan kurtulmuştu. Düştüğü yer bir laboratuvarmış. Orada da kabusistan hücumcuları varmış. Çatıda bir delik bulmuş ve oradan girmiş. Girdiği odada bir profesör esir olarak duruyormuş. Entri profesörün yanına gitmiş. Büktüğü bir demir sopayı profesörün yanındaki Kabusistan hücumcusuna vurmuş.

   Profesöre elindeki bombanın içini açıp, içine bolca masal koyup, tüm Masalistan'a atmayı önermiş. Profesör içindeki kabusları çıkarırken Entri ise gizlice oradan kaçıp masal aramaya gitmiş. Entri kartalını bulduğu için, 2 saatte 60 tane masal toplamış. Profesör masalları ikiye bölerek 120 tane bomba yapmış, Entri'ye ise tüm Masalistan'ı tekrar masalla doldurmak kalmış. Entri profesörle birlikte kartalına binerken Kabusistan hücumcuları kartalı fark etmişler. Profesör Entri'den bir bomba alıp atlamış ve patlatmış. Profesör kendini feda etmiş, Masalistan'ın kaderi artık Entri'ye kalmıştı.

   Entri kartalını son sürat kullanarak Masalistan'a masal bombası yağdırmaya başlamış. Sisli yerlerden geçmiş, büyük gökdelenlere çarpmaktan son anda kurtulmuştu. Bombaları attığı yerlerden beyaz ışıklar yükseliyor, Kabusistan'dan gelenler toz oluyormuş. 80-60-50-40 kalan bomba sayısı derken, Masalistan'ın % 70'i kurtulmuş, masallarla dolmuştu. 5 bomba kaldığında Masalistan tamamen kurtulmuş, son 5 bomba ise Kabusistan hücumcularının bol olduğu yer olan Girişbaşı'na atılmış. Tüm Masalistan Entri sayesinde böylece kurtulmuş.

   Gökten 2 masal bombası ile 1 elma düşmüş. Masal bombası Masalistan ve Kabusistan'lılara, elma ise Entri'nin başına düşmüş...


Masalistan
Masalistan Sanat

Masal
Masal Sanat

E.B.K
Yaş: 12    Yazı: 2

Masalistan
Masalistan Kabus

Masalistan
Masalistan Kabusistan



  Çocuklar için hazırlanan yazıyı okuduğunuz için teşekkür eder, hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...




  Kaynaklar ve etiketler; Orjinal yazı, MASALİSTAN, KABUSİSTAN

4 Mayıs 2018 Cuma

Osmanlı Devleti'nin İlk Merkezi, Söğüt

   Başlamak bitirmenin yarısıdır derler, çünkü bir işe iyi bir başlangıç yapılırsa sonunda çok büyük işler çıkabilir. Önemli olan başlamak için gerekli adımların atılmasıdır. Buna güzel bir örnek şudur; Zamanında 400 çadırlık Oğuz Türklerinin bir obası olan Kayı obası, ileride 600 yıldan fazla Devlet olarak hüküm süren Osmanlı Devleti'nin kurucusu konumunda olmuştur.


Osmanlı Devleti
Kayı Obası


   Tarihte 624 yıl hüküm süren Osmanlı Devleti'nin temeli 1299'da Bilecik iline bağlı Söğüt'te atılmıştır, daha sonra İznik ve Bilecik'te önemli merkezleri arasında sayılmıştır. 624 yıl boyunca Osmanlı Devleti'nin 3 tane resmi başkenti olmuştur. Bu başkentler şunlardır;

Osmanlı Devleti'nin Başkentleri
- Bursa       1326 ile 1365 arası
- Edirne      1365 ile 1453 arası
- İstanbul   1453 ile 1923 arası

   Şimdi Osmanlı Devleti nasıl ve ne şartlarda kuruldu, biraz bahsedelim. Selçukluların bir boyu olan Kayıların bir bölümü, Ertuğrul Gazi yönetiminde 1230 yıllarında Söğüt'e yerleşmişlerdir. 1231 yılında İznik İmparatoru Selçuklu sınırına girmeye çalışınca Selçuklu Sultanı 1. Alaeddin Keykubat, Bizanslılara sefer düzenledi, Ertuğrul Bey'de buna akıncı olarak katılmıştı. Seferde Bizans'lılar yenildi, Karacadağ ve Söğüt mevkii Selçuklu Devleti'ne geçmişti. Sultan 1.Alaaddin Keykubat Belekoma (Bilecik) Tekfurunu (Vali) vergiye bağlamıştı. Sultan savaştaki başarılarından dolayı Ertuğrul Bey'e Söğüt'ü yurt, Domaniç'ide yaylak olarak vermiştir.

Kayı Boyu
Oğuzlar Boyu

   Ertuğrul Bey'in Savcı Bey (Sarı Yatu), Gündüz Alp (Kender) ve Osman Bey (Kara Osman) olmak üzere 3 oğlu vardı. Savcı Bey İkizce'de şehit düştükten sonra Söğüt'e getirilip babasının yanına defnedilmiştir. Gündüz Alp İznik'in fethinden sonra son zamanlarını ilim ve irfana ayırıp buraya yerleşmiştir, İznik'te vefat edip buraya defnedildiği tahmin edilmektedir. Osman Bey yiğit, deli dolu bir insandı, büyük âlim olan Şeyh Edebali'nin sohbetlerine katılırdı. Ertuğrul Gazi Osman Bey'i coşkun akan bir su gibi görürdü, bu yüzden onun yetişmesi için eğitimini Şeyh Edebali'ye verdi.

   Osman Bey ve arkadaşları Bizans'a karşı savaşıyor ve kazanıyorlardı. Bu başarılar da Şeyh Edebali'nin rolü büyüktü. Şeyh Edebali Ahi idi. Ahilik bütün zanaat dallarında halkı ve çalışanları teşvik eden, herkesi kardeş bilip, çalışanlara yardım elini uzatan örnek bir örgüt anlayışıydı. Şeyh Edebali o zamanlar Eskişehir'in bir köyünde oturuyordu, sonra medresesini Söğüt'e, daha sonra da Bilecik'e taşımıştır, Türbesi de şu an Bilecik'tedir.

Bilecik
Şeyh Edebali Türbesi
    Osman Bey bir rüya görür, bunu hocası Şeyh Edebali'ye anlatır. Rüya şöyledir;
Şeyh Edebali''nin koynundan çıkan bir nur, Osman Bey'in koynuna girer. Bu nurun girmesiyle vücudundan bir ağaç çıkıp, dallanıp, budaklanıp bir sürü yeri gölgesine alır. Buralardan bir çok insan faydalanır. Rüyayı dinleyen Şeyh Edebali şunu der; babandan sonra sen bey olacaksın, kızım Malhatun ile evleneceksin. Benden çıkıp sana gelen nur budur, böylece asil soyunuzdan bir çok padişahlar gelecek. Onlar ise bir çok insanı bir çatı altında toplayıp, huzur içinde yaşamalarını ve İslam'la şereflenmelerini sağlayacaktır diye yorumlamıştır.

   1281 yılında Ertuğrul Gazi vefat edince Söğüt'e defnedilmiştir. Sonra Osman Bey, beyliğe seçilmiştir. O da babası gibi Selçuklu Sultanı'na bağlı kalmıştır. Osman Bey bir çok yeri fethetmeye başlamıştır.

Söğüt Bilecik
Ertuğrul Gazi

Söğüt
Ertuğrul Gazi Türbesi

    Osman Bey İnegöl yakınında bulunan Hisarcık Kalesi'ni 1286 yılında Bizanslılar'dan zapt etti, daha sonra Domaniç yakınındaki İkizce'de İnegöl Tekfurunu 1287 yılında yendi. Osman Bey'in Bizans Tekfurları ile olan savaşlarını izleyen Sultan 3. Alaeddin Keykubat ordusuyla Karacahisar önlerine geldi. Osman Bey'in kuvvetleri ile beraber bu kaleyi kuşattı. Kuşatma sürerken Sultan, geri döndü. Osman Bey'e bir sancak, tuğ alem ve gümüş takımlı bir at göndererek Söğüt ve Eskişehir'i de içine alan bu sancağı Osman Bey'e verdi. 

   Uzun mücadelelerden sonra 1288 yılında Karacahisar alınır. Osman Bey Yarhisar ve Bilecik''i zapt etmiş, 1299 yılında da İnegöl'ü fethetmiştir. Karacahisar'daki kiliseyi camiye çeviren Osman Bey 1299 yılında ilk kez kendi adına hutbe okuttu. Bu durum Osmanlı Devleti'nin kuruluşunun ilk işaretleri olarak görülmektedir, yani Osmanlı Cihan Devleti'nin kuruluşunun ilanı kabul edilir.

Osman Bey
Osmanlı Devleti

   Tarihini bilmeyen, geleceğe sağlam adımlarla büyüyemez. Bu yüzden hem bizler, hem de yetişen gençlere tarihimizi iyi öğrenip, öğretelim. Geleceğe daha büyük adımlarla büyümek dileğiyle...




   Kaynaklar ve etiketler; wwwbilecikgovtr, wwwsogutgovtr, wwwosmanlipadisahlarigentr, wwwtrt1comtr, wwwtrtavazcomtr, wwwturbegentr, wwwdunyaavsarlarderneginet, wwwsultanabdulazizcom, SÖĞÜT, KAYI OBASI, kayı obası nerede kuruldu, osmanlı obaları, ERTUĞRUL GAZİ, kayı obası ilk nerede kuruldu, osmanlı'nın ilk başkenti söğüt nerede, kayı obasını kim kurdu

1 Mayıs 2018 Salı

Sağlığınız Aileniz için Değerlidir, Tansiyon Hastalığı

   İnsan vücudu kimi zaman o kadar çok hassastır ki ani reflekslere karşı birden ani tepkiler verebiliyor. Normal olan vücut değerleri, bir anda yükselip, alçalabiliyor. Bu durumlarda sağlığımız bozulabiliyor, bu yüzden kendimizi düşünmesek bile, ailemiz için sağlığımıza dikkat edelim. Bugünkü konumuz, Türkiye insanlarının % 30 dan fazlasında bulunan tansiyon hastalığı üzerine olacaktır.

   Şimdi tansiyonu tarif ederek konumuza başlayalım. 

   Tansiyon; Kısaca kanın damarlara yaptığı basınçtır. Damarlardaki kan, dolaşım esnasında bir basınç oluşturur. Bu basınç gün içinde değişkenlikler gösterir, alınan gıda ve harcanan güce bağlı olarak.

Küçük tansiyon
Tansiyon

   Kan basıncı 2 türlü ölçülür;

- Büyük Tansiyon
- Küçük Tansiyon

Yüksek Tansiyon Nedir ;

   Normalde tansiyon değerleri büyük ve küçük için  120 mmHg ve 80 mmHg'dir. Bu değerlerin 120-129 ve 80-84 olması normal, 130-139 ve 85-89 olması ise yüksek normal tansiyon olarak adlandırılır. Kan basıncının 140 ile 90 mmHg'nın üzerine çıkmasına ise Yüksek Tansiyon (Hipertansiyon) denir.

Küçük tansiyon
Büyük Tansiyon

Yüksek Tansiyonun Sebep Olabileceği Durumlar ;

- Felç durumları
- Kalp hastası olma durumu
- Bacak ve boyun damarlarında tıkanmalar
- Kalp yetmezlik durumu
- Böbrek hastalık durumu
- Görme kayıpları
- Beyin damarlarında hasar yapabilir, beyinde kanama olabilir
- Halsizlik hâli
- Yorgunluk durumu
- Burun kanamaları olabilir
- Kulaklarda çınlama sesleri duyma
- Yürürken ve merdiven çıkarken zorlanma
- Sık idrara çıkma
- Bacaklarınızda şişmeler olabilir

Büyük tansiyon
Küçük Tansiyon


Yüksek Tansiyondan Korunmak için Neler Yapılmalıdır ;

- Kilonuzu kontrol altında tutun
- Tuz tüketimine dikkat edin, ortalama günlük 3-5 gram arası olursa iyi olur, fazlası zarar olabilir
- Yemekleri salçasız yerseniz daha iyidir
- Tekel ürünlerinden sakının
- Sebze ve Meyve tüketimini artırın
- Yağ tüketimine dikkat edin
- İlaçlarınızı düzenli kullanın
- Düzenli hareket edin, egzersiz yapın
- Asansör yerine merdiven kullanabilirsiniz
- Yürüyüş yapın, yakın mesafelere araba ile gitmemeye çalışın
- Egzersiz yaparken vücudunuz belli durumları hissederse hemen bırakıp, doktorunuza başvurun (Göğüs ağrısı, baş dönmesi, kol veya çenede ağrı, nefes darlığı başlama, düzensiz kalp atımı, yorgunluk)
- Stresten uzak durun

   Hipertansiyon tedavisi yaşam boyu süren bir hastalıktır. Aileden genetik olarak geçebilir. Obezite olanlar da sık görülebilir. Şeker hastaların da (diyabet) fazla görülebilir. Uyku apnesi sorunu olan kişiler dikkatli olmalıdır.

   Sağlığınız aileniz için çok önemlidir, bu yüzden yerken ve içerken özen gösterip aşırıya kaçmamalıyız. Ömür boyu sağlıklı kalmanız dileklerimizle...

Küçük tansiyon
Büyük tansiyon Küçük tansiyon




Kaynaklar ve etiketler; wwwsaglikgovtr, wwwailehekimligigovtr, wwwacibademcomtr, wwwmemorialcomtr, wwwmsxlabsorg, TANSİYON, BÜYÜK TANSİYON, KÜÇÜK TANSİYON, YÜKSEK TANSİYON, HİPERTANSİYON 

23 Nisan 2018 Pazartesi

Yapılışı Farklı Tadı Mükemmel, Yozgat Testi Kebabı

   Anadolu bölgelerimiz yemekleri ve doğal güzellikleriyle Türkiye'mizin özel yerlerindendir. Burada üretilen doğal yiyecekler, buraların yaylaların da yetiştirilen hayvanların etleriyle bir araya gelince çok özel tatları olan yemekler ortaya çıkmaktadır. Bu yazımızda Yiğidin harman olduğu yer olan Yozgat'ın tescilli bir yemeğinden bahsedeceğiz, Yozgat Testi Kebabı veya başka deyişle Yozgat Desti Kebabından.

   Yozgat Testi Kebabının tarihi çok eskidir. Zamanın Bozok Sancak Beyi, gelen misafirlerine özel olarak bu kebabı hazırlatıp sunmuştur. Yapılışı çok farklı olan bu kebap testilerde pişmektedir, yılda yaklaşık 40.000 testi kullanılmaktadır. Bu kebabın tadına doyulmaz, yiyen bir daha yemek ister. Bu kadar özel bir tadı olan kebabın püf noktalarını yazalım

- Öncelikle testinin içine su konulup 30 dakika bekletilir, sebebi ise testide pişecek olan kebabın suyunu çekmemesi içindir.
- Daha sonra testideki su boşaltılıp testinin içine hazırlanan et, baharat (karabiber, kekik), sarımsak, kuru soğan, domates, tuz ve biber doldurulur. Burada genelde kuzu eti kullanılır, dana eti de kullanılır.
- Kebapta defne yaprağı ve kuyruk yağı kullanılır. Kuyruk yağı kebaba ayrı bir lezzet vermektedir.
- En üst tarafa defne yaprağı ve kuyruk yağı konulur
- Meşe kömüründe yakılan fırında 2 ila 2,5 saat ısıtılır, sonra yiyecek olanlar testiyi kırıp, kebabı afiyetle yemeye başlar.


Desti
Yozgat Testi Kebabı

Testi
Yozgat Desti Kebabı

   Bu kebabı yemeden sadece resimlere bakarak bile, kebabın tadının nasıl olacağı anlaşılmaktadır. Sizce de öyle, değil mi?

Yozgat Desti
Testi Kebabı

Testi Kebabı
Desti Kebabı


   Lezzetler anlatılmaz, tadılır derler ya çok doğrudur. Eğer bir gün yolunuz Yozgat şehrimize düşerse ailenizle birlikte mutlaka Desti Kebabı yemenizi tavsiye ederiz, mutlu kalmanız dileklerimizle...




Kaynaklar ve etiketler; wwwtrthabercom, wwwkulturportaligovtr, testi kebabı nerenin, DESTİ KEBABI, TESTİ KEBABI, desti kebabı nerenin, yozgat testi kebabı hikayesi

20 Nisan 2018 Cuma

Sağlıklı Yaşam ve Şeker Hastalığı

   İnsanlara hayatta o kadar çok nimetler verilmiştir ki, bazen hiç farkında olmayabiliyoruz. Eğer verilen o nimeti kaybedip onu kazanmak için tekrar çalışmaya başladığımız da, nimetin büyüklüğünü o zaman anlayabiliyoruz. Bu nimetlerin başında sağlığımız gelir. Hasta olmadığımız da anlamadığımız çoğu nimetin değerini, hastalanınca çok iyi anlıyoruz. Şimdi bu yazımız da diyabetten, yani şeker hastalığından bahsedeceğiz.

   Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabetin kısaca tanımı şöyledir; Kandaki glukoz (şeker) miktarının artmasıdır. Bu durum şöyle olur, yediğimiz besinler midede sindirildikten sonra şekere çevrilip, kana geçer. Bu şekerin vücutta kullanılması ve enerji sağlaması için insülin hormonuna ihtiyaç vardır. İnsülin hormonunun salgılanmaması veya az salgılanması, kandaki şekerin yükselmesine neden olur .

Diyabet Hastalığının Belirtileri ;

- Normalden fazla yemek yeme ve doymama hissi
- Sık idrara çıkma
- Ağızda kuruluk ve tatlılık hissi
- Aşırı su içme isteği
- Halsizlik ve yorgunluk
- Kilo kayıpları
- Bulanık görme
- Ayaklarda uyuşma ve karıncalanma
- Yaraların geç iyileşmesi
- Cildimizde kuruluk ve kaşıntı
- Vücuttan ter boşalması
- Sinirlilik hali
- Baş ağrısı
- Kalp atış hızının artması

Diyabet Hastalığının Nedenleri;

- Genetik faktörler
- Pankreas organına zarar veren virüsler
- Vücut savunma sisteminde ki aksaklıklar
- Obezite
- Yaşlılık
- Fazla hareket etmeksizin yaşama şekli
- Aşırı stres
- Gebelikte olabilen durumlar

   Diyabet hastası olup olmadığımızı, hastaneler de yapılacak 2 çeşit test ve bu testleri inceleyip karar verecek olan doktorlarımızdan öğrenebilirsiniz. Hastanelerde açlık kan şekeri ölçümü ve şeker yükleme testleri yapılmaktadır.

Kan Şeker Değerleri Nasıl Olmalıdır;

Açlık Kan Şekeri 70 ile 100 mg/dl
Tokluk Kan Şekeri 140 mg/dl'nin altında olmalıdır.


   Diyabette doktorun vereceği insülin tedavisi ve beslenme tedavisi titizlikle uygulanmalıdır.

Diyet Yaparken Nelere Dikkat Etmeliyiz;

- Kilonuzu koruyun
- Yemek saatlerinizi aksatmayın
- Diyetisyenin önereceği öğünlerde, önereceği miktarlarda yiyin
- Pişirme yöntemlerine dikkat edin, kızartmalardan sakının.
- Yağ seçimine dikkat edin, sıvı yağlar kullanın.
- Kırmızı et yerine, beyaz et tercih edin.
- Sportif faaliyetler yapın, yürüyün, dolaşın.

   Şeker hastalığı ömür boyu süren bir hastalıktır. Tedavisindeki amaç, insüline olan gereksinimi azaltmak ve kan şekerini normal dengesinde tutmaktır. Sağlığınız önemlidir, ömür boyu sağlıklı kalmanız ve mutlu olmanız dileklerimizle...

Diyabet Sağlık
Şeker Hastalığı Diyabet


Sağlık
Şeker Hastalığı Diyabet




Kaynaklar ve etiketler; wwwbeslenmegovtr, wwwmedicalparkcomtr, wwwhsgmsaglikgovtr, wwwharpreetsdietcom, wwwistockcom, ŞEKER HASTALIĞI, DİYABET, DİYET, Sağlık

12 Nisan 2018 Perşembe

Resimlerin Bir Çok Anlamı, Karikatür

   Bir önceki yazımız da karikatürün (cartoon) tarifini, ne kadar zengin bir anlatıma sahip olduğunu, örneklerle sizlere anlatmıştık. Karikatür ayrıca insanları ortak noktada buluşturan bir sanattır. Nasıl mı ? Hiç birbirini tanımayan ve ortak özellikleri olmayan insanlar, aynı karikatüre birlikte bakarak düşünebilirler ve gülebilirler. Bu yüzden karikatür, insanları aynı duygularda birleştirir.

   Gülmek insan sağlığı için çok faydalıdır, insana verdiği olumlu psikoloji ile insan sağlığına yararlı etkileri vardır. Eğer bir gün yüreğiniz darlanır ve zamanınız da az ise hemen karikatürler bulmaya çalışın. Onlara bakıp hem düşünün hem de gülün, böylece moraliniz yerine gelmiş olur. Böylece  hayata da kaldığı yerden gülümseyerek devam edersiniz.

   Şimdi sizlere 11 yaşında ki bir genç arkadaşın yaptığı el çizimi, doğal karikatür denemelerini yazımıza ekleyerek göstereceğiz. Sizlerde bu tarz denemeler yaparak, enerjinize güç katabilirsiniz.

Bilet
Olamaz

Pilot
Karikatür Kalem Hava Yolları

Karikatür
Karikatür Karada Yaşamanın Yolu

   Unutmayın hayat kimine kısa, kimine ise uzun gelir. Önemli olan hayatı maddi ve manevi olarak iyi yaşamak için çalışarak geçirmektir. Ayrıca hayatın sadece maddi bir mutluluktan oluşmadığını da asla unutmayın. Kimi zenginler vardır, ama mutluluğu bulamamışlardır. Kimi fakirler de vardır, çok mutludurlar. Burada önemli olan hayatın denge terazisini iyi kurmaktır.

Karikatürist
Karikatür Sinir için Yumuşatıcı
Karikatür
Karikatür Fındığı Seven Sincap

Denizdeki Havuzda Yüzmek
Karikatür Denizdeki Havuzda Yüzmek

   Hayat boyu mutlu kalmak, sizlerin elinde. Önemli olan bunu yakalayacak adımlar atmanızdır, hem dünya hem de ahiret için. Her zaman mutlu ve huzurlu olmanız dileklerimizle...




Kaynaklar ve etiketler; Özel çizimler, wwwgooglecom, KARİKATÜR, resim

10 Nisan 2018 Salı

Onun Arabası mı Var, Uzay Mekiği mi ?

   Bundan önceki yazılarımızda araba markalarının % 67 sinden resimler eklemiştik sitemize. Bu yazımızda ise kalan % 33 lük marka arabaların yeni modellerinden ekleyeceğiz.

   Eskiden film izlerken öyle arabalar görülürdü ki, sanki uzay mekiği zannederdiniz. Aradan yıllar geçti görülen o arabalar gerçek oldu, sanki uzay mekikleri arabalara monte edildi. Bazı arabaların dışını görmeyip sadece içine bakıp, bu araba değil desek inananlar çok olabilir. Çünkü hem gelişen teknolojiler, hem de gelişen araba dizaynları artık çok ileriye gitti. 

   Harikulade modeller yapılmaktadır şimdi. Şu anki arabaların bazılarının uzay mekiklerinden farkı, yukarı doğru gidememeleridir. Gelişen teknoloji sayesinde yakın zamanda uçan arabaları semalar da göreceğiz. Hatta şimdiden uçan taksiler için planlar yapılmaktadır. Uçan arabalarda bizi en çok düşündüren konu, hava trafiğinin nasıl sağlanacağıdır, kazaların olmaması için neler yapılacaktır? Çünkü bu arabaları kullananlar hız yapmak isteyeceklerdir, bu soruların cevaplarını zamanla yaşayarak göreceğiz.
    
Suv Gt
Peugeot 5008 Suv Gt

Car
Porsche Cayenne Turbo
Car Araba
Renault Talisman
Car
Rolls Royce Phantom
Car
Range Rover Velar

   Kimileri uzay mekiği gibi araba alır, kimileri uçak gibi hızlı yarış arabası alır, kimileri makam arabaları alır, kimileri ise lüks arabalar. Kimilerinin ise arabası yoktur, toplu taşıma araçlarını kullanır. Burada herkesin ortak bir özelliği vardır, herkes gitmek istediği yere bir şekilde gidiyor. Önemli olan sağlıklı gidebilmektir. Sağlık olduktan sonra arabanızda olur, evinizde olur, bahçenizde. Her işin başı sağlıktır. Önce sağlığımızdan dolayı Allah C.C'e şükür edelim, sonra gerisi sırayla gelir.

Car Araba
Seat Arona
Car Araba
Skoda Kodiaq
Araba Car
Ssangyong Xlv
Car Araba
Subaru Brz
Car Araba
Suzuki Vitara S

   Sonuçta kimi 100 birimlik, kimi 500 birimlik, kimi ise 1.000 birimlik arabaya biner, hepsi de sizi gitmek istediğiniz yere ulaştırır. Belki biri diğerinden 15 dk erken götürür, ama hepsi son noktaya götürür. Bu yüzden arabam var ama şunu eksik veya arabam var uçak gibi demeye gerek yok. Önce sağlığımız için dua edelim, sonra zamanla sabredip, tevekkül edip, hakkımızda hayırlısını dileyelim.

Araba Car
Tesla Roadster
Car Araba
Infiniti Q 70 L
Car Araba
Toyota Camry
Araba Car
Volkswagen Arteon
Car Araba
Volvo V 90

    
   Herkesin hakkında hayırlısı ne ise onun olması dileklerimizle, hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...



   Kaynaklar ve etiketler; wwwgooglecom, araba markalarının web siteleri, OTOMOBİL

6 Nisan 2018 Cuma

At ve Biniciliğin Türk Kültürü'ndeki Tarihi Gelişimi

   Tarihte yüzyıllarca önemi olan Atlar...O kadar önemlidir ki, ata ne kadar değer verirseniz, onlarda sizinle o kadar arkadaş gibi olurlardı. Ata tarihte en iyi kıymeti, Türkler vermiştir. Çeşitli belgelerde atı ilk evcilleştirenlerin Orta Asya'daki Türk Boylarının olduğu görülmüştür. Türkler atları yük taşımacılığında, tarımda, spor ve savaşlarda kullanmıştır.

   Türkler atlarla sıkı bir bağ kurmuştur, onlara nerdeyse kendilerine baktıkları gibi bakmışlardır. Eski Türk  destanlarında bile atlar anlatılmıştır, örneğin Oğuz Destanı at ile başlamaktadır. Oğuz Türkleri Devlet'lerini at üstünde kurmuşlardır ve Anadolu'ya girişlerini at üstünde yapmışlardır. Eski Türklerde at kullanmak, insanlara farklı anlamlar veriyordu. Bunlar üstünlük ve istenilen yere kolayca ulaşma duygusudur.

Türk Devleti
At Binicilik


   Türkler'de at o kadar önemliydi ki 16 Türk Devletinin çoğunun bayrağında at figürleri bulunmaktadır. Türklerde Devlet yönetimi için 3 kıstas vardı. Bunların biri kendileri için çok önemli olan at, diğeri devletin ana yapısını oluşturan aile kavramını anlatan avrat, sonuncusu ise devletin askeri gücünü gösteren silahtır.

   Türkler için önemli olan atlara, çok iyi bakılırdı. Onları hiç dövmezler, kötü sözler bile söylemezlerdi. Bilirler ki atlara ne kadar iyi bakılırsa, atlarda onları yarı yolda bırakmazlardı. Bu yüzden ilk düzenli atlı süvarileri Türkler yapmıştır. Türkler büyük otlaklara sahip oldukları için, atlarını çok iyi beslemişlerdir. Bu yüzden büyük otlakları olmayan ülkelere gitmemişlerdir, çünkü atlara iyi bakılamazdı oralarda.

At Avrat Silah
At Binicilik


   Atlar bir çok spor dalında kullanılmıştır. Bunlardan bazıları bize miras kalmıştır. Günümüzde ülkemizde ve Türk Dünyası'nda uygulanan bazı atlı spor dallarının isimleri şöyledir ;

- Oğlak kapmaca (Gökbörü / Buzkaşi)
- Gümüş kapma
- Beyge
- Cambı atma
- Atlı güreş
- Cirit
- Yorga / Rahvan at yarışları

   Atı kontrol edip, onunla birlikte yol gitme sporuna Binicilik denmektedir. Burada ata binen kişinin at ile çok iyi anlaşması gerekir. Ayrıca atı da çok gereksiz yere yormaması gerekir. Binicilik atın üstündeki eyerin bulunmasıyla zamanla daha da gelişmiştir.

Ata Sporu
Binicilik At


   Binicilik spor alanında farklı dallarda kullanılmaktadır. Bu dalların isimleri şöyledir;

- Engel atlama
- At terbiyesi
- Engelli at terbiyesi
- Atlı dayanıklılık
- 3 günlük yarışma
- Atlı jimnastik (voltij)
- Atlı arabacılık
- Dizginleme
- Engelli atlı arabacılık

   Bunlar dışında at üzerinde yapılan gösteri veya yarış amaçlı bazı sporlarda vardır. Bunların isimleri de şöyledir;

- Polo
- Horseball
- Varil yarışları
- Atlı okçuluk

At Binicilik
Engelli Atlama


   Binicilik sporunda bazı detaylara dikkat edilirse, at ile iyi bir uyum sağlanır. Bunlar şöyledir;

- Ata sol taraftan binilir, inilir
- Dizginler sol elde sıkı ve gergin tutulur ki,  at hareketsiz kalsın
- Sık antrenman yapılmalı
- At ile mümkün olduğunca fazla zaman geçirilmelidir

Binicilik Sporunun İnsan Vücuduna Faydaları ;

- Kas gelişimine yardımcı olur
- Dengede kalmamızı öğretir bize
- Koordinasyonu sağlar
- Refleksler gelişir
- Sinir sisteminin gelişmesine yardımcı olur
- Kas ve bağların esnemesine yardımcı olur
- Eklemlerde hareket aralığının artmasına sebep olur
- Sindirim sisteminin gelişimine faydalı olur
- Solunum dolaşımına faydalı olur
- Kan dolaşımına faydalı olur
- Psikolojik faydası vardır
- Duygusal faydası vardır
- Sosyal olarak faydaları vardır
- İnsanın kendine güvenini artırır
- Arkadaşlık duygusunu geliştirir
- İnsana mutluluk verir
- İnsan ufkunu açar

   Bu kadar faydası olan biniciliği sizlerde çocuklarınıza mümkünse öğretmeye çalışın. Atalarımızın at üstünde nice başarılar kazandığını unutmayalım, bu yüzden atalarımızı çocuklarımıza iyi bir şekilde anlatmanın yolu binicilikten geçebilir. Yakın arkadaşlarınızla beraber binicilik yapıp, sağlık yönünden daha iyi olmanız dileklerimizle...

Ata Sporu
At Binicilik




   Kaynaklar ve etiketler;   wwwcaglayanatasoycom, wwwsiemens-home.bsh-groupcom/tr, wwwtrthabercom, at resmi, at fotoğrafları, BİNİCİLİK, yorga at

5 Nisan 2018 Perşembe

Farklı Olmak, Tasarım ile Başlar

   İnsanlar alışveriş yaparken hep farklı ürünler almak ister, buda giyeceği giysilerin çeşitli olmasına sebep olur. Bu çeşitlilik üretici firmalar için Ar-Ge yatırımlarına neden olur, sonuç olarak bu kadar çeşitliliğin olması için yeni Tasarımların yapılması gerekir. Tasarım demek a'dan z'ye üretimin her aşamasında yapılacak farklılıklarla ortaya çıkar. Kiminde teknik çizimiyle, kiminde kumaş seçimiyle, kiminde aksesuar seçimiyle, kiminde dikiş şekliyle, kiminde rengiyle, kiminde iplik çeşidiyle, kiminde baskı çeşidiyle, kiminde yazı biçimiyle yeni yeni tasarımlar ortaya çıkar.

   Tasarımlar kişiye özel ve seri üretim olarak 2 türlü yapılır. Kişiye özel yapılan tasarımlar genelde, 1 tane yapılır ve çok maliyetli olur. Burada kullanılan kumaş en kaliteli, aksesuarlar ise piyasada olmayan farklı aksesuarlardır. Seri üretim tasarımlarda ise önce 1 tane numune yapılır, müşteriler onay verirse bu numuneden binlerce adet yapılır. Böylece fiyatı özel tasarımlara göre uygun olur.

   Üretici bir firmanın Tasarım bölümü ne kadar özgün olursa, pazarlaması o kadar iyi olur. Çünkü günümüz ticaretinde firmaların pazarlama gücü, tasarımların güçlü olması ile direkt orantılıdır. Buna göre özgün tasarım yapılırken nelere dikkat edilmelidir, bunları maddeler halinde yazalım;

- Öncelikle üretici firma her türlü yeni önerilere ve ar-ge yatırımlarına  açık olmalı
- Üretici firma kaliteli ve özgün ürünler üretebilmek için, kendi Markasını oluşturabilmeli
- Üretici firmanın 3 boyutlu düşünen ve çizim yeteneği iyi olan tasarımcıları olmalı
- Tasarımcılar hammaddelerin özelliklerini iyi bilmeli
- Tasarımcılar gündemi ve teknolojiyi yakından takip etmeli
- Tasarımcılar çevresinde gördüğü modayı iyi analiz yapabilmeli
- Tasarımcılar her zaman yenilikleri takip etmeli
- Tasarımcılar renklerin dilini iyi bilmeli
- Tasarımcılar halkla iç içe olup, objektif analizler yapabilmeli, fikirler almalı
- Üretici firma tasarımcıları ile birlikte farklı fuarları gezip, analizler yapmalı

   Bu detaylara göre yapılan tasarımlar, daha sonra üretim yapılarak, millete sunulur. Bu kadar emek ve çabanın sonunda gerisi nasiptir. Eğer iyi tasarımlar, kaliteli ve uygun fiyatlı ürünler yapıldıysa başarı çok hızlı bir şekilde gelecektir.

   Üretici firmalar özgün tasarımlar yaparak, kendi Markalarını oluştururlarsa, Türkiye'nin adını Dünya'ya duyururlar. Böylece hem bizler kendi markalarımızın ürünlerini giyeriz, hem de Dünya'da Türkiye'nin adı daha çok duyulur. Bildiğiniz gibi artık Made in Turkey yerine, ülke logosu ve sloganı olan Gücü Keşfet kullanılacaktır. Bu logoyu ve sloganı Dünya'da zirvelerde görmek dileğiyle...

Logo Turkey
Türkiye Logosu




Kaynaklar ve etiketler; wwwgooglecom, TASARIM

2 Nisan 2018 Pazartesi

Hayatınızın Mutluluk Kaynağı, Kalp

   İnsanlar hayatta kimi zaman çok sevinirler, kimi zaman da üzülebilirler. Her iki durumda da vücudumuzun en hassas organlarından olan kalp etkilenir. Sevindiğimiz zaman mutluluk verir, üzüldüğümüz zaman ise bizi bir sıkıntı kaplar. Kalp vücudumuzun can damarıdır adeta. Bu kadar önemli olan kalbimizi daha yakından tanımak, bizler için çok faydalı olacaktır.

   Kalp göğüs boşluğunda ve akciğerler arasında yer alır. Kalbimiz atardamar, toplardamar, kılcal damar, kulakçık, karıncık ve kapakçıklarla beraber istek dışı çalışır. Kalbimiz kanın damarlarımıza pompalanmasını sağlayan harikulade bir pompadır. Kalbimizin sol tarafında temiz kan,  sağ tarafında ise kirli kan bulunur.

   Kalp 4 odacıktan oluşur, üstte 2 tane kulakçık, altta ise 2 tane karıncık vardır. Bunların arasında ise kapakçıklar vardır. Bu kapakçıklar açıldığında kulakçıklara dolan kanlar, karıncıklara geçer. Geçme işlemi bittiğinde ise kapakçıklar kapanıp, geri dönme işlemi olmaz.

Damar
Kalp

   Kandaki oksijen miktarı fazla ise buna temiz kan, karbondioksit miktarı fazla ise buna kirli kan denir. İnsan vücut ağırlığının yaklaşık % 7 si kandır. Kanın vücudumuzda dolaştığı boru şeklindeki yapılara damar denir. Bu damarlar 3 çeşittir. Kısa detaylarıyla bunları açıklayalım.

   Temiz kanı kalpten tüm vücuda dağıtan damarlara, atardamar denir. Akciğer atardamarı hariç tüm atardamarlar, temiz kan taşır.

   Vücutta kirlenen kanı ve akciğerlerde temizlenen kanı kalbe getiren damarlara , toplardamar denir. Akciğer toplardamarı hariç tüm toplardamarlar, kirli kan taşır. 

   Kalp ile akciğerler arasındaki dolaşıma küçük kan dolaşımı denilir, burada kan temizlenir. Kalp ile akciğer hariç tüm vücut organları arasındaki dolaşıma büyük kan dolaşımı denilir, burada temiz kanın vücut organlarına dağıtılması ve kirli kanın tekrar kalbe geri getirilmesi sağlanır.

   Atardamar ve toplardamarları birbirine bağlayan ince damarlara, kılcal damarlar denir. Bu damarlar kan ile hücre arasında madde alışverişini sağlar.

   Kalbin atardamar duvarında oluşturduğu basınca nabız denir, kanın atardamar duvarında oluşturduğu basınca tansiyon denir. Kalp karıncıklarının oluşturduğu tansiyona büyük tansiyon, kalp dinlenirken oluşan tansiyona ise küçük tansiyon denir.

   Vücudumuzun önemli organı olan kalp, rahatsızlanırsa neler olur, ilk anda neler yapılmalıdır, bunları kısa ve öz bilgilerle sizlere anlatmaya çalışacağız. Bizim verdiğimiz detaylar bilgi amaçlıdır, tedavi ve teşhisleri, doktorlarımız bilir ve yapar.

   Kalp Krizinin Niçin Olur, Sebepleri;

   Kalp krizi kalbi besleyen damarlardan birinin ani tıkanmasıyla oluşur. Bu tıkanan damarın kalbi beslediği bölgede, kalp dokusunun hücrelerini yitirmesine sebep olur. Buna bağlı olarak ölüme kadar gidebilen sonuçlar olabilir.
 
   Göğüste şiddetli bir ağrı ile beraber bulantı, kusma, terleme ve bayılmayla birlikte bilinç kayıpları olabilir. Bazı hastalarda kalp krizi mideye vuran bir ağrı yapar, buda fazla önemsenmeyebilir ama ciddi bir durum oluşturabilir. Özellikle yaşlı hastalarda kriz, nefes darlığı ile ortaya çıkar. Bu durum % 80 civarındadır, kalan % 20'lik kısım ise ''Sessiz Kalp Krizi'' durumudur.

   Kalp Krizinin Belirtileri Nelerdir?

  En çok bilinen tipleri şöyledir;
- Göğüste bir ağrı
- Nefes darlığı çekme
- Çarpıntı olması
- Kolaydan yorulma

   Koroner damarlar tıkanınca olan göğüs ağrısı, baskı yapıcı bir tarzdadır, batıcı değildir. Nefes alıp vermekle yada hareketle artış veya azalma göstermez. Genellikle efor sarf etmekle, soğukla veya sinirlenmekle ortaya çıkar. Omuzlara, sol kola, sırta, boyuna, çene ve karna yayılabilir. Yaklaşık 10 ile 15 dakika arası sürer, dinlenmekle veya doktorun verdiği ilaçlarla geçebilir.

   Bazen ise daralmış olan damar bölgesinde dinamik değişiklikler olabilir ve ağrı dinlenme halinde gelir, daha uzun sürer ve ilaca cevap veremeyebilir. Bu tarz ağrılar çok tehlikelidir.

   Sessiz kalp hastalığı genelde şeker hastalarında ortaya çıkar. Fazla şişman kişilerde, kronik akciğer hastalığı olanlarda ve ağrıya dayanıklı olan bayanlarda daha sık görülmektedir.


   Kalp Krizi Anında Neler Yapılmalı; 

- İlk olarak telefonla yakınlarınızı aramaya çalışın
- Gömlek ve kravat varsa, gevşetin
- Bulunduğunuz konumda kapıyı açık bırakın
- Burun deliklerinizi kapatarak, kuvvetlice öksürmeye çalışın
- Aspirin varsa, bir bardak su ile içmeye çalışın
- Bir şey kesinlikle yiyip içmeyin
- Pencereyi açarak, odayı havalandırmaya çalışın
- Oturarak veya yatarak yardımı bekleyin, kesinlikle ayakta beklemeyin
- Soğuk veya sıcak suyun altına kesinlikle girmeyin, özellikle soğuk suyun
- Ayakları kalp seviyesinin üzerine kaldırabilirseniz, iyi olur. Böylece kalbe daha çok kan akışı olur

   Kalp Hastalığından Nasıl Korunabiliriz;

- Kalp sağlığınızı korumak istiyorsanız doymuş yağ ve kolesterolü az olan; meyve, sebze ve lifli gıdalardan bol tüketmelisiniz.
- Tansiyonu yükselten tuzdan günde en fazla 5-6 gram almalısınız
- Check up ve Efor testleri yapmalısınız, senede 1 defa
- Stresten uzak durun
- Sigara içmeyin
- Kilonuza dikkat edin, çok kilo almamaya çalışın
- Haftanın belli günleri temiz havada yürüyüşler yapın

   Kendinizi, ailenizi ve sevdiklerinizi düşünüyorsanız, sağlığınıza özen gösterin, mutlu bir yaşam sürdürün. Ömür boyu sağlıklı yaşamanız dileklerimizle...

Neler Yapılmalı
Kalp Krizi




Kaynaklar ve etiketler;   wwwsaglikgovtr, wwwebagovtr, wwwbiyolojideftericom, wwwhemensaglikcom, wwwmemorialcomtr, wwwodeviorg, KALP KRİZİ

1 Nisan 2018 Pazar

İnsanın Ruhunu Dinlendiren, Ebru Sanatı

   İnsan beyni çok yorulduğunda, ya uyumak ister yada bir sanatla uğraşıp, beynini ve ruhunu dinlendirmek ister. Buna uygun sanat dallarından birisi, Ebru Sanatı'dır. Bu sanatta Renklerin su üzerinde dalga dalga yaparak oluşturduğu desenler, insanı farklı hayallere daldırmaktadır.

   Görüntü olarak bulutumsu bir görünüşü olduğu için, ismini ilk bundan, Ebri olarak almıştır. Zamanla Ebru olarak anılmaya başlanan, eskiden İstanbul'dan Avrupa'ya götürülen Ebru, Türk kâğıdı adıyla zikredilmeye başlanmıştır. Ebru sanatı 16. yüzyılda evraklarda zemin olarak, cilt kapaklarında ve hat levhalarında kullanılmıştır. Bazı kaynaklara göre Hindistan, bazı kaynaklara göre de Türkistan'da ilk olarak ortaya çıkmıştır bu sanat.

   Ebru yaparken toprak boyalar kullanılır, pigment ve oksit boyalar olmak üzere. Boya kıvamı iyice hazırlanır su ve öd ile (renklerin kitreye yapışmasını ve dağılmamasını sağlar). Terebentin , Lahor Çividi tercih edilen renk ve malzemeler olup fırçalar özel olarak hazırlanan gül dalı ve at kılındandır. Kullanılan suyun yoğunluğu ise kitre (yapışma özelliği az)  ile ayarlanır. Burada kullanılan kağıtlar 1. kalite, emici özellikli ve mat olmalıdır.

Ebru Sanatının Bazı Malzemeleri ;

- Su
- Fırça
- Tekne
- Kitre
- Boya
- Boya Kabı
- Kürek
- Öd
- Tarak
- Kağıt
- Masa

Ebru Sanatının Çeşitleri ;

- Battal Ebru
- Gel Git Ebru
- Şal Ebru
- Taraklı Ebru
- Bülbül Yuvası
- Çiçekli Ebru
- Hatip Ebru
- Yazılı Ebru

Ebri Türkistan
Ebru Sanatı

Su Boya
Ebru Sanatı

Tekne Kitre
Ebru Sanatı

Boya Kabı
Ebru Sanatı

   Tarihte 15. yüzyıla ait bazı kitaplarda Ebru ile ilgili notlar görülmüştür, dolayısıyla Ebru'nun tarihi en az 15. yüzyıldır diyebiliriz.

Kürek Öd
Ebru Sanatı

Tarak Kağıt
Ebru Sanatı

Masal Battal
Ebru Sanatı

Gel Git Şal
Ebru Sanatı

   Sizlerde boş zamanlarınızda ailenizle birlikte bu sanatı yaparak beyninizi ve ruhunuzu dinlendirmeniz dileklerimizle...



   Kaynaklar ve etiketler; wwwgooglecom, ebrusanaticom, wwwbilgiustamcom

Öne Çıkan Yayın

Moskova'daki terör saldırısı ile verilmek istenen mesaj