Önerimiz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Önerimiz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Mart 2024 Pazar

Yerel Seçimler için önerimiz Muhtarlık kaldırılacak mı

   Geçen sene Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimi vardı...

   Şimdi ise yine bir yerel seçim daha geldi...

   Yani her 5 yıl içinde 2 kere (ayrı senelerde) seçimler oluyor...

   Farkında mısınız, seçimlerle ülkemizin gündemi çok yoğun geçiyor...

Yerel Seçim
Yerel Seçim Öneri

   Bizlerde düşündük ve bir öneri yazısı hazırlamaya karar verdik. Amacımız ülkemizin vakit kaybı en aza nasıl iner ve çalışma enerjisi nasıl artırılabilir, bunu bulmaktı.

  Sonunda şöyle bir fikir bizlerde oluştu, sizler ne düşünüyorsunuz acaba?

  ÖNERİMİZ

- Belediye Başkanlıkları illerde valiliklerde, ilçelerde ise kaymakamlıklarda birer daire başkanlığı altında toplansın. Şehir ve ilçelere yapılacak hizmetler, buradan yönetilsin. Böylece seçim için harcanan vakit ve reklam masrafları olmaz. Ayrıca seçim çalışmalarında yollarda olan gürültü kirlilikleri de bitmiş olur.

- Köyler hariç diğer yerlerde, muhtarlıklar kaldırılsın. Bunun yerine her mahalleden bir kişi (mahallenin nüfusu fazla ise sayı artabilir) belediye meclis üyesi olarak e-devlet üzerinden halkın oylaması ile seçilsin. Böylece mahallelerin sorunlarını bu üyeler, Valilik ve Kaymakamlıklarda temsil etsinler.

   Şimdi çoğunuz şu soruyu sorabilirsiniz, buna ne gerek var? Bizlerde cevaben şunu söylemek istiyoruz.

   ÖNERİMİZ İÇİN GELECEK SORULARA CEVABIMIZ

   Bazı belediye başkanları bize para gelmiyor, hizmetler eksik kalıyor diye yıllardır söylem yapıyorlar. Halbuki Devletimiz her il ve ilçeye nüfusu oranında ciddi paralar gönderiyor. Bu gelen paralarla bazı belediyeler çok büyük hizmetler yapıyor, bazıları ise az hizmetler yapıyor.

   Eğer bizim önerimiz olursa hem zamandan büyük tasarruflar (2 yıl seçim çalışmalarına gitmez) yapılır, hem de bütçeler çok daha iyi kullanılır. Böylece hem çok hizmetler yapılır, hem de paralar dengeli ve daha iyi kullanılır.

   Bu sebeplerden dolayı bu önerimizi sayın büyüklerimiz ve halkımızın düşünmesini isteriz. Teklif bizden, düşünüp ve karar vermek ise siz büyük milletimizindir.

   Saygı ve Selamlarımızla...



   Kaynaklar ve etiketler; wwwtrcooltextcom (resim), mahalli idareler genel seçimleri, belediyeler seçimi, muhtarlık seçimi, YEREL SEÇİMLER İÇİN ÖNERİMİZ, muhtarlık kaldırılmalı, MUHTARLIK KALDIRILACAK MI, muhtarlık kaldırılsın, ANALİZLER, muhtarlık kaldırılacak mı

2 Ocak 2022 Pazar

Hazine ve Maliye Bakanlığı'na önerimiz, Kdv sorunları

   Bu yazımızda ticaretle uğraşan herkesi ilgilendiren bir konu üzerinde durup, önerilerimizi yazacağız. Bu önerilerimiz firmalarımızdan ziyade, Devletimize daha çok fayda sağlayacaktır. Konumuz Kdv, yani Katma Değer Vergisi olacak.

   Katma Değer Vergisi Nedir; Kısaca tarif etmek gerekirse, Türkiye'de ticaretle uğraşan firmaların ödediği bir tüketim vergisidir. Bu verginin oranları günümüzde % 1 ile % 18 arasında değişmektedir. Bu vergi ilk defa 25/10/1984 tarihinde 3065 numaralı kanunla kabul edilip, 2/11/1984 yılındaki Resmi Gazete'nin 18563 numaralı sayısında  yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Kdv Hazine ve Maliye
Kdv Hazine ve Maliye

   Bir firma, üretici fabrika veya toptancıdan ürün alırken + kdv ödeyerek alır. Daha sonra bu firma ürünün üzerine kâr ve kdv ekleyerek, perakende fiyatı ile ürününü satar. Buraya kadar her şey, ticaretin olması gereken prosedürleridir. Daha sonra her 3 ayda bir mali müşavirler firmanın gelir-gider dengesine bakarak, firmanın ne kadar kâr ettiğini hesaplayıp, firmalara bildirirler ve firmalarda ona göre devlete, gelir vergisini öderler.

   Şimdi devlet ne ister her zaman? Fabrikalar çok ürün üretsin, firmalarda üretilen ürünleri satsın. Böylece devlet hem kdv, hem de gelir vergisi kazansın. Firmalar aldıkları her ürüne + kdv öderler. Yani daha ürün mağazaya gelmeden bir vergi ödemiş olurlar. Daha sonra aldıkları bu ürünleri hemen satamazlarsa, ödedikleri kdv'yi geri alması gecikir. Dolayısı ile hem kdv'yi geri alamazlar, hem de gelir elde etmediği için devlete gelir vergisi ödeyemezler.

   Bunun yanında her ay çıkan bazı vergileri de ödemek durumunda kalırlar, yada ödeyemezlerse devlete borçlu gözükürler. Bu yüzden bizler düşünüp, bazı öneriler hazırladık. Eğer bu önerilerimiz Devletimiz tarafından uygulamaya alınabilirse, herkese faydası olabilir. Şimdi sırayla önerilerimizi yazmaya, başlayalım.

Bakanlık
Bakanlık Önerilerimiz

KDV KONUSUNDAKİ ÖNERİLERİMİZ

- Ödenen kdv vergileri, firmaların (iç piyasaya ürün satan) her ay ödeyecekleri başka vergi borçlarından kesilip, kalan borçlar firmalar tarafından devlete ödenebilir.

- Her 3 ayda bir hesaplanan gelir vergisi borçlarından, ödenmiş kdv miktarları düşürülüp, kalan gelir vergisini firma (ihracat yapmayan) devlete hemen öderse, bundan yararlanabilir.

- 3 aylık gelir vergisi borçlarından sonra yine kdv alacağı varsa firmaların (iç piyasaya üreten veya satan), bu ödenen kdv vergileri firmaların ödeyeceği bağkur prim borçlarından düşürülüp, kalan gelir vergisi miktarı ''devlete peşin'' ödenmek şartıyla uygulamaya alınabilir.

- 3 aylık gelir vergisi borçlarından sonra yine kdv alacağı firmaların varsa, bu ödenen kdv vergileri firmaların (ihracatçı olmayan) ödeyeceği sgk prim borçlarından düşürülüp, kalan gelir vergisi miktarı ''devlete peşin'' ödenmek şartıyla uygulamaya alınabilir.

- Kdv oranı % 18 olan gruplarda, bu oran yarıya %9' a düşürülebilir.

- Kdv oranı tüm ticari işlerde % 5 olarak sabitlenebilir. Böylece her iş basit bir hâl almış olur, ticarette kolaylaşır.

- Taze siparişle üretim yapılan malların ihracatında olan ihraç kayıtlı işlem prosedürü (kdv ödemeden ihracat durumu), başka ticaretler içinde uygulanabilir olmalı. Örneğin; İkinci el makinelerin alım ve satımı. Bu işlemlerde minimum bir fiyat konulur, örnek 10.000 $. Bu fiyat rakamının üzerinde olan ikinci el makineler, ihraç kayıtlı satılabilmelidir.

- Toptan ürün satılırken toplam fiyatın üzerine + Kdv eklenip, fatura kesilmektedir. Bu uygulama tamamen kalkmalı, aynen perakende fişindeki gibi Kdv, fiyatın içinde olmalıdır. Böylece bir karmaşıklıkta ortadan kalmış olur. Kdv içinde miydi, değil miydi durumu olmaz, her şey basite indirgenmiş olur. 

- Ürünlerin satış etiketlerinin üzerinde alış ve satış fiyatları Kdv dahil, karekod kodlarla birlikte olmalıdır. Bu ürünler perakende mağazalarda bitene kadar, aynı fiyattan satılmalıdır, böylece stokçulukta kimse yapamaz. Maliye'de bununla ilgili özel bir birim oluşturulmalıdır. Bunlar her gün mağazaları müşteriymiş gibi, gezip denetlemelidir. Stokçuluk yapan olursa (fiyatları aşırı artırıp), çok ağır cezalar anında uygulanıp, online olarak firmalar takip listesine alınmalıdır.

- Bu ürünler üzerine Kdv dahil etiketler yazılırsa, firmaların giriş faturaları net olarak ortaya çıkar. Böylece düşük faturalar kesilmişse eğer, kolayca tespiti yapılır. Kazanan Devletimiz olur.

   Önerilerimizi yazdık, bazılarınız bunlar ne faydalar getirebilir diye sorabilirsiniz. Bizlere göre daha ilk ayda ticarete olan ilgi, kesilecek aylık fatura adetleri ve toplam fatura rakamları en az % 10-20 arası artar. Sonraki aylarda da bu miktar sürekli artarak devam eder. Böylece ürün sirkülasyonu çok artıp, Devletimiz daha çok gelir vergisi kazanmış olur. Bu sayede Devletimiz ilave kazanacağı vergilerle, vatandaşlarımıza daha çok hizmet yapar. 

   Bu yazımızla amacımız dünyada daha çok büyüyen bir Türkiye olmasını istememizdir. Buna bir katkıda bizler sağlayabilirsek, ne mutlu bizlere. Dünyada çok büyümek için, millet ve devlet olarak çok çalışmalıyız. Analiz yazımızı yazmak bizden, gerisi Devletimizin kararıdır. Başka bir yazımızda görüşmek üzere, herkese Saygılar sunarız...



   Kaynaklar ve etiketler; wwwhmbgovtr, wwwmevzuatgovtr, wwwgibgovtr, kdv ne demek, kdv nedir, kdv içinde fiyat, online kontrol, online takip, HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI'NA ÖNERİMİZ, kdv önerileri, KDV SORUNLARI, kdv sorunları, ANALİZLER, online kontrol 

Öne Çıkan Yayın

Daraldık genişlet bizi Ya Rabbi, Türkiye'nin yanında olanlar