Dünya'nın en önemli mimari eserlerinden olan
Ayasofya, büyüklüğü ve ihtişamıyla İstanbul'un parlayan yıldızlarından biridir.
Ayasofya Doğu Roma İmparatorluğu tarafından
3 defa aynı yerde inşa edilmiştir. İlk olarak 360 yılında yapılmıştır, ikincisi 415 yılında yapılmıştır. Üçüncüsü ise 537 yılında bitirilmiştir. Doğu Roma Döneminde, İmparatorluk kilisesi olarak kullanılmıştır.
1453 yılında Fatih Sultan Mehmet'in
İstanbul'u fethetmesiyle Ayasofya,
Camiye çevrilmiştir. Fetihten sonra Camii güçlendirilerek en iyi şekilde korunmuştur. Mimar Sinan tarafından ise
minareler yapılmıştır.
Osmanlı zamanında Ayasofya'nın içerisine
16. ve 17. yüzyıllarda minber, mihraplar, vaaz kürsüsü, müezzin mahfilleri ve maksureler eklenmiştir. Camide bulunan bronz kandiller
Kanuni Sultan Süleyman tarafından, Helenistik döneme ait 2 mermer küp ise,
Sultan 3. Murad tarafından hediye edilmiştir.
Sultan Abdülmecit Zamanında Ayasofya'ya 1847 de 2 yıl süren büyük bir onarım yapılmıştır. Bu onarım zamanında mihrabın solunda
Hünkâr Mahfili'de yapılmıştır. Aynı zamanlarda caminin içerisine
8 adet büyük hat levhası yerleştirilmiştir,
Hattat Kadıasker Mustafa İzzet Efendi tarafından. Bu hat levhalarına ''Allah C.C., Hz. Muhammed, Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in isimleri yazılmıştır. Ayrıca kubbenin ortasına ise Nur Suresi'nin 35. ayeti kerimesi yazılmıştır.
Ayasofya
1935 yılında müzeye çevrilmiştir. 1936 yılı tapu kayıtlarına göre Ayasofya, Fatih Sultan Mehmet Vakfı adına Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi olarak tapuludur.
Yolu
İstanbul'a düşenlerin Ayasofya'yı ziyaret etmesi dileklerimizle...
 |
Ayasofya İstanbul |
 |
Ayasofya Turkey |
 |
Ayasofya İstanbul |
 |
Ayasofya Turkey |
 |
Ayasofya Türkiye |
 |
Ayasofya İstanbul |
 |
Ayasofya Turkey |
 |
Ayasofya Türkiye |
|
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder